BUDAK 2006-2007 Birinci Egitim Gezisi Aladaglar Arpalik Mevkii’nde 20 ekim 2006-24 ekim 2006 tarihleri arasinda gerceklesti.

Geziye 22 kisi katildi.
2 dino (bayindir, Salih)
8 eski uye (emrah berse, asli yerci, emrah kurtulmus, burak amca, onur bakir, pelin asfuroglu, sezen, erce kalabalikoglu)
ve 12 yeni uye (tahir, asli handan, furkan, ilyas, arda, alex, Hannah, Zack, Irmak, Duygu, Bahadir, Can)

Grup ilk egitimini uskudar- harem arasi o cantalarla yuruyerek yapti. Egitimi Yavuz Abi yonetti. Yarim saatlik bir kargasadan sonra bir sekilde yola cikildi 5 kisi “zar atma” yontemiyle otobuse atildi. -Kurti zar atma eylemini cadır gruplarıyla bagdastırılmaması gerektigini aksi takdirde klüp parasıyla kayıplara karısacagını belirtti-. Diger 17 kisi volkwagen volt marka bir minibus ve bir nejdet abi ile yola cikti. Her ne kadar kisilerin yol sirasinda nereye oturdugunun gezi raporuna yazilmasi anlamsiz olsa da Asli Handan’in Nejdet Abi’nin omzunda uyuyarak yaklasik bir saat yol gitmesi bir bolu faciasi kabuslarini aklimiza getirdiginden dip not olarak eklenmelidir diye dusunuyorum. Ayrica bu davranis Salih’i yol boyunca uykusuz birakmaya yetmistir. Zira kendisi her molada “abi valla adamla ben de direksiyon salliyorum ” cumlesini dilinden dusurmemistir.

Efendim sonrasinda biz kazasiz belasiz otogara ulastik. Nigde gazozlarimizi ictikten sonra dag evine vardik. Köylülerden gelen taze elmalarla moraller tazelendi ve yuruyuse gecildi. Kampa ilk ulaşan Pelin, hemen ocağını yapıp gelenlere çay hazırlama hevesiyle ocağı kurduğunda çakmağı olmadığı gerçeğiyle karşılaşarak kendinden sonra gelen kişiyi(ki bu da Onur oluo) dört gözle bekleyerek çayını pişirebildi. Günün geri kalan kısmı çadır kurma,yemek hazırlama gibi aktivitelerle geçti.(Çadır sorumlularının birbirlerini getirdiği yemeklerle hava atma çabalarını da atlamamak gerekir) Erce aşuresiyle açık ara fark atarak bu yarışı kazanmıştır.Pelin,Onur ve Dinolar ise tek olduklarını zannederken hepsinin mantar getirdiği gerçeğiyle karşılaştıklarında ufak çaplı bir şok geçirmişlerdir.

Ertesi gun pelin, salih ve bayindir rotayi incelemek uzere arpalik, sokullu, narpuz uzerinden kizil carsaga kadar gitti. Diger grup ip inisi yapti. Ip inisi kampin hemen arkasinda bulunan kayalik tepede yapildi her zamanki gibi. Ip inisini etkili hale getirebilmek icin Asli, Sezen ve Emrah ozenerek istasyon kurdular ve istasyonu perlon boylariyla oynayarak iki noktadan ip inisi yapilabileek hale soktular ki ikinci inis nispeten daha zor olan bosluga inmek oldu. Sabah 10 da baslayan ip inisi yakasik 4 gibi bitti yenilerin asiri hevesi sagolsun. Ip inisi sirasinda Sezen inecekken Ercenin asagida oldugu fark edilince , Erce’nin Sezen’e yapacagi cesitli oyunlardan kurtulmak icin (kayaya carptirma, ipte asilsi birakma ve benzeri gibi) Sezen, Duygunun polarini ve sapkasini takarak kılık degistirdi. Durumu asagida fark eden Erce, Duygu’dan intikam alicagini ima etsede yavrukurduna kiyamadi daha sonra. Butun bunlar olurken ben de asagida anna karannina okudum. Erce de ders calisti yiyene 🙂 2. gun sonunda burak amca king de bir tatli 3-5-8’de iki bira kaybetti. Asli handan bir oraya bir buraya tirmanip durdu. Ki bu hiperaktivite Emrah’in gozunden kacmadi ve Asli Handan’a bi dur denildi. Bu nokta onemli cunku Emrahin bu davranisin aynisini yarin Tahir’e yapamiyacakti. Bu da kendisinin ne kadar ileri goruslu bir lider oldugunun gostergesidir. (oraya simdi geliyorum)

Pazartesi gunu bir grup Emrah’la birlikte Teke’ye dogru yuruyuse gectiler. Dikkat cekmek isterim bu bayram gunudur ve Tahir orucsuzdur. Bu 10 tapir gucundeki arkadasimizin orucsuz ilk gununde ordan oraya ziplamasi hoplamasi tirmanmasi Emrah tarafindan durdurulmamistir. Iyi ki de durdurulmamistir. Aksi halde bu arkadasin enerjisini harcayamadigi zamanlarda yol acacagi zahiyati gormeyi kimse istememektedir.

Diger bir grupsa kampta yemek yeme egitimi yapmaktaydi. Bu konuda unvan kalkmamis olsa ordinaryus olabilecek iki insan Salih ve Bayindir sucuktan girip corbadan cikmislar sonra fuzyon mutfaklarini ton balikli salcali soganli bulgur pilavi ile suslemislerdir. Ve daha bilimum yiyecek kirintisi tuketilmis gece son olarak pirincli kakaolu pudingle bitmistir. Bu deneysel gunun sonunda kendileri dagcilik camiasina bircok alternatif tarifi miras birakmistir. Aksam pek alisilmadik bir sey olmus ve Bayindir mide fesatina dogru yol almaya baslamistir. Salih kendisine parmaklama yontemini onermisse de bayirndir dogal yollari tercih edecegini bizlere bildirmistir. Kendisinin su cumlesi ise grubu kirip gecirmistir “abi bulgura yazik olacak”. Velhasil bulgura ziyan olmamis, Bayindir ve Salih bu egitimden yuzlerinin aki ile cikmislardir.

Iki grupta tum bunlar olurken Pazar gecesinin ilk saatleri ile zirve ekibi coktan yola cikmistir. Pelin’in liderliginde Sezen, Kurti ve Onur gece saat 02:52 itibari ile yuruyuse gecmislerdir. Gecenin zifiri karanlıgında kafa fenerlerinin ısıkları esliğinde yürüyen zirve ekibine asağıdaki köy ve kasaba ısıkları eslik etmekteydi. Sokullu pinarina 45 dakikada varildi. Daha sonra Narpuz vadisine girildi ilk kademe gecildikten sonra akarsu yataginda gun henuz agarmadigindan tempo yavaslatildi. Pelin’in pilleri bittigi icin Kurti uzun bir süre fenersiz kaldı. 07:40 itibariyle carsaga gelindi. Carsakta kar olmasi nedeniyle nispeten daha az zor bir tirmanis oldu (daha kolay demek grammer olarak uygun olsa da carsak ve kolay sifatinin yan yana gelmesine gonlum razi olmadi). Yazin bu carsagi cikanlara ayri bir saygi duyduk. Carsak cikildiktan sonra “it gudusuyle” (bknz. Salih tabirleri ansiklopedisi cilt 8, it gudusu) zirveye yonenildi. Carsagi cikinca arkamizdaki vadilerin arasindan yurudugumuzu dusunmek zor geliyor. Sadece ayak izlerine odaklanmis olan bizlerin farkinda olmadan surdurdugu bir baskaldirinin delilleri gibi geliyor ayak izlerimiz. Yukari ciktigimizda butun daglarin bizi az once izliyor oldugunu goruyoruz. Sagimiz solumuz dag ne kadar yukselsek yine dag fakat sikayetci degiliz. Arkamızdaki dagdan gelen kucuk cıg sesleri esliginde cıkarken, bol bol fotograf cekiyoruz. Ayni hisleri vermeyecegini bilerek… Tirmanmaktan kendimizi alamiyoruz. Bir sikke gorduk demek ki slope’un buyuk bolumu cikilmis farkina varilmadan. Devam ediyoruz. Sag tarafima bakmamaliyim kiminle dans ettigimi gormemek icin hayir bakmadim. Bir erkek icin kiminle dans ettigini bilmek onemli olmasa da bir kadin icin sanirim onemli Sezen sagina bakiyor. Evet orasi demirkazik bati yuzu. Ben gectikten sonra bakiyorum. Iste o kendimi bir Julies Verne masalinda hissediyorum. Biz bu kadar ne zaman yukseldik. Bu manzarayi kim buraya sakladi. Bu ise basladiginda sadece kamp yapacagini zanneden cocuk zirve yollarinda ne ariyordu. Simdi slope bitti. Ve biz gercekten bir cocuk romaninin 4 kucuk kahramaniyiz. Kader birligi ettigimizi yeni anliyoruz belki de. Sezen hayatin ne kadar ince ipliklerle bagli oldugundan bahsediyor. Evet dogru soyluyor ne kadar guzel bunu bilmek. Sehirde pek aklimiza gelmiyor. Dag bize hatirlatiyor. Hem de durmadan donerek bitmeden hatirlatiyor. Erdemlerimizi yikiyor. Egomuzu bir ciga kurban ediyor. Dunyaya kazik dikenin bir tek kendisi olduguna gercekten inaniyoruz. Parmaklarim usuyor ve zirveye sis iniyor. Altimiza da sis indi. Usuyoruz zirve en fazla 100 metre ilerimizde. Inmeye karar veriyoruz masal kahramanlarina yakismiyacak bir sekilde. Fakat tam da bu yuzden kahraman oluyoruz, masalin arka kapagina son yazmiyoruz. Cunku devam edecek biliyoruz, cunku devam ediyor….

İp mi acsak popoyla mi insek kararsizligindan, sikke cakıp, ip acamadıgımız icin popo galip cikiyor. Popo ile inmeye basliyoruz. Bir kac zor nokta geciyoruz. Ki burada patikayi ararken ben 1,5 metre dusuyorum. Yine inerken nalgene’i dusuruyorum. Oyle bir dustu ki iste o sirada benden bir parcanin dustugunde alacagi ivmeyi gormek kendimin dusmesini animsatti. Ve popoyu daha bir saglam yapistirdim kayalara. Slope inildi. Grup pek bir rahat fotograflar cekiliyor ve yukardaki cumlelere kahkahalar patlatiliyor.

Yukarida Pelin, Kurti’ye sorar:
“Kurti sen ne dusunuyorsun, cikalim mi inelim mi?”
Elindeki cikolatasindan bir isirik alan Kurti:
“Bence cikalim, zaten inemiyecegiz!!”
Pelin: “Nasil yani?”
Kurti: “Yani ben tek parca inecegimize inanmiyorum. Cikalim bence”
Pelin: “Salak salak konusma”
Sessizlik…..

Onur: “Abi benim aklima ATV ana haber geldi yemin ediyom. Genctiler, umutlari vardi, hayallari vardi…”

Pelin: “Olgum hepiniz tirsak misiniz lan”
Iniste cok neseliyiz. Zirveye varamamak bize koymadi. Mutluyuz cunku carsaktan iniyoruz. Mutluyuz cunku yine kuculuyoruz. Bir dagin tepesinde bayramlasmanin verdigi mutlulukla alcaliyoruz.

Bu mutluluktan birden silkinmemiz gerekiyor. Benim yogun isteklerim Sezen kiramiyor ve NAKUT (Nalgene Arama Kurtarma) kuruluyor. “Ulan Nalgene de Alex’indi. Ulan her gezide bir sey kaybediyorum” diye soylenmem ve yakarislarim sonucsuz kaldi ve Nalgene Aladaglar’in vadilerinde sonsuzluga gomuldu. Donuste ozellikle dikkat ediyorduk. Yaklasik 12 saattir yuruyorduk ve yorgunluk belirtileri baslamisti. Ufak kaymalar ve got ustu oturmalar ekipte bas gosteriyordu. Bir de bunlara Pelin’in iki dakika otuz bes saniyede bir cozulen ayakkabi bagi eklenince grup sinirden gulme krizlerine giriyor. Sezen sevgilisinin yaninda olmak icin 1000 ytl’yi gozden cikariyordu. Kizlarin bu hercai tavirlarina Emrah bir dur deme geregi duydu ve Pelin’in ayakkabilarini sikica bagladi. Bu sirada kendisinin catal denen bolgesinin meydana cikmasi grubun arkasinda yer alan Onur ve Sezen’in oldukca sinirlerini bozdu. İlerleyen dakikalarda Kurti’nin yol üzerindeki bir elin parmagını gecmeyen yosunlu kayalardan birine basarak, sırtındaki cantayla bir kac yarim salto atarak got ustu oturdugunda, kader birligi etmis dort insanin yapmasi gereken yapildi, kahkahalarla yarinildi. Evet efendim Sokuludan kalktigimiz sirada yagmur basladi. Kampa kadar bu durum boyle devam etti. Kampa geldigimizde bizlere yemek hazirlamis herkese tesekkurleri bir borc biliriz. Bunun disinda aramizdan kimsenin daha once Demirkazik Klasik Rotadan cikmamis olmasina karsin Pelin’in gruba yapmis oldugu liderlikten oturu ayrica tesekkurler.

Burak Amca’nin elleri opuldu bayram harcligi cebe indirildi (onur 20ykr pelin 1ytl). Onur bu duruma pek bir alindi. Burak Amca’nin Onur’un gonlunu almak icin gezi yemeginde yapacagi jesti bekliyoruz.

Carsamba sabahi 10:00 da yola cikildi ve dag evine inildi. Dönus yolunda Nigde’de dönerler mideye indirildikten sonra, Oskar Pastanesi’nde tatlılar yenilirken Pelin ile Onur, Pelin’in cadırında oynanan King’in galibiyetinin tadını cıkardılar. Pastane’nin tuvaletini bombalayan BÜDAK ekibi, duvarı vuran sifon felaketinden az bir hasarla kurtuldu. Nigde’de İstanbul istikametinde devam etmeyeceklerden kurtulduktan sonra, İstanbul istikametinde yola cıkıldı. Yolculuk sırasında arbanın arkası ısınmadıgı icin, donan BUDAK ekibi Can’ın baslattıgı yalıtım olayına girdi ve servisin camları yalıtıldı. Kurti camlardan uzak oldugu icin burusturdugu gazete parcalarıyla kendi yalıtımını saglayarak koridordaki uykusuna daldı. Okula varan ekip (saat gece 3 civarı) cadırları temizledikten sonra bira ve kuruyemis esliginde Beter Böcek’i izledi.

Yazanlar:
Onur Bakır
Emrah Kurtulmus

—-SON—-

Photos linki:

 


0 yorum

Bir yanıt yazın

Avatar placeholder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir